Evet, gayet ciddiyim… Dış borçlarınızı silmeye başlayın.
Hem de hemen!
Şimdi yazacaklarımı dikkatlice okuyun. Anlamaya çalışın ve her yerde anlatın lütfen.
Amerikan merkez bankası olarak bilinen FED sürekli para basıyor!
Bu, günümüzün en önemli konusudur. Lakin FED’in para basmasına kimsenin itirazı yok gibi. Hâlbuki bizim gibi ağır borçlu ülkeler başta olmak üzere herkesin buna karşı söyleyecek sözleri olmalıdır. Hatta hukuki bir itiraz tesis edilmelidir.
2008 küresel finans krizinden önce FED’in aktifleri 870 milyar dolar (yaklaşık 0.9 trilyon dolar) olarak gözüküyordu. O tarihten geriye doğru yirmi yıla baktığımızda bu aktifler yıllara sari olarak gayet makul bir şekilde (ortalama 0.35) artış gösteriyordu. Ancak 2008 küresel finans krizinden sonra uygulanan para politikalarıyla, dolar miktarındaki artış füze gibi katlanarak gerçekleşmeye başladı. Bu rakam ancak 2014-2018 arası 4.5 trilyon dolar civarında tutulmuş ve 2019 yılında 3.8 trilyon dolara gerilemişti.
Dolar miktarındaki artış eğilimi aşağıya doğru giderken bu sefer Corona Pandemisi ile rakamlar tekrar çıldırdı ve kısa zamanda 7.2 trilyon dolara dayandı. 2020 yılı sonuna kadar bu rakamın 10 trilyon doları geçmesi bekleniyor.
Yanlış okumadınız, 10 trilyon dolar!
2008’i baz alırsak yıl sonuna kadar 11, 2018’i baz alırsak 2.2 kat dolar miktarı arttı. Dolar rezerv para olarak kullanıldığı için bu miktar artışından da doları kullanan bütün dünyanın istifade etmesi gerekir. Aksi durumda mevcut haliyle FED dünya finans sistemini bozuyor. Bütün bu taşkınlığı yetmiyormuş gibi FED, yakında özel şirketlerin de batıklarını satın alacağını duyurdu. Yani istediği şirkete açıktan, bedelsiz dolar basıp verecek. İstediği şirketi kurtaracak. Hem de doğrudan doğruya!
Peki, adalet bunun neresinde?
Şimdi gelelim işin bizi ilgilendiren tarafına.
Biz yüklü miktarlarda dolar üzerinden borçlanmalar yaptık. Borçlanma yaptığımız sıralarda dolar miktarı belli idi. Şimdi o dolar miktarı FED’in kendi başına verdiği kararlarla arttı ve daha da artacak. Dolar miktarı rakam olarak arttı ve artan bu dolarlar havadan bizim rakiplerimizin kasalarına girdi. Şimdi bizden, serbest piyasada o rakiplerimizle yarışıp mal ve hizmetlerimizi satmamız ve dolar kazanarak dış borçlarımızı geri ödememiz bekleniyor.
Öyle mi?
Boş versenize siz!
Dünyada var olan dolar miktarı 2008 yılında var olan dolar miktarı ile aynı değil. O zaman kurulu ticaret sistemi ile şimdi yeniden kurgulanan ticaret sistemi de aynı değil. Krizlerle ve pandemi ile rakiplerin kasasına doğrudan giren dolarlar var. Bu çok büyük bir haksızlık ve haksız rekabet.
– Peki, biz neden hiçbir şey olmamış gibi davranıyoruz?
– Neden bu gelişmeler karşısında eli kolu bağlı gibi duruyoruz?
– Neden bir şeyler yapmıyoruz?
– FED, çıldırmış gibi dolar basarken biz niçin bir şeyler diyemiyoruz?
Diyebileceğimiz ve yapabileceğimiz çok şey var. Örneğin, sahip olduğumuz borçlara oranla, basılan dolarlardan bedelsiz olarak talep edebiliriz. Kredi olarak değil, bedelsiz olarak pay almaktan bahsediyorum. Bunu diyelim ki yapmazlar ki yapmayacaklardır. Ve siz de “ne derler!” diye talep dahi edemediniz. O zaman ülkemizin borçlarını belli bir oranda silin.
Şimdinin dolarları onlarda ise gelecekte tahakkuk edecek dolarlar da sizin borç hesabınızda! FED bu şekilde para basmaya devam ettiği müddetçe siz de borçlarınızdan belli bir matematiğe göre eksiltme yapacağınızı ifade edin. Bunun sorumlusu olarak da FED’i gösterin. Yeni şartlarda ihracat yapıp dolar elde etmeniz mümkün değil. Alacaklılar gidip FED ile görüşsünler!
Şimdi bir şeyler yapmanın tam zamanı.
Borçlarımızın önemli bir kısmını çok rahat sildirir veya sileriz. Koronavirüsü bahane gösterip gözümüze baka baka çılgın gibi para basan, istediği yere para veren ve küresel finans mizanını bozan FED’i öylece seyredip durmayın. Bu yapılanlar adaletsizliktir. Zulümdür. Sistem dünkü sistem olmaktan çıkarılmıştır. Oyun yeniden kurgulanmıştır. Yeni kurguya itiraz edin.
Bu adaletsizlik karşısında susmayın.
Piyasadaki ortodoks ekonomi/finans masallarına da inanmayın. Bütün bu gelişmeler karşısında harekete geçmenin tam zamanıdır.
Borçlarınızı silin.
Çünkü onların (özelde FED’in) bu yaptıkları sizin borçlarınızı silmenizin gerekçesini oluşturdu.
Daha nasıl anlatayım bilmem ki...
Vesselam
Prof. Dr. Mete Gündoğan
Bir yanıt bırakın