Bugün üzülerek görüyoruz ki bize ait olan her şey küresel planlar ve dayatmalar karşısında ya geri plana itilmekte ya da yok edilmektedir.
Günlük yaşam standartlarımız bile küresel kapitalizmin dayatması olarak karşımızda durmaktadır. Bütün bunlar yetmezmiş gibi bize ait olanlar hafife alınmakta, alay konusu edilmekte, görmezlikten gelinmekte veya bize dahi yabancı hale getirilmektedir.
Önümüzdeki bize dayatılan küresel tabloya karşı gönlü geniş, alnı ak, başı dik ve onurlu bir millî mesaj vermek için ne yapayım diye düşünürken aklıma kendi yöremizin efe kıyafetini giyerek çektirdiğim resmi sizinle paylaşmak geldi.
Mevlâna hazretlerinin pergel örneğinde olduğu gibi bu kıyafet bizi biz yapan sabit değerleri temsil ediyor. Pergelin sabit ayağını temsil ediyor. Pergelin diğer ayağını, bütün dünyayı kucaklayacak kadar açabiliriz. Ancak sabit ayağımız bizi biz yapan millî manevî değerlerimiz, örf ve adetlerimizdir.
Haydi arkadaşlar hep birlikte küçük de olsa bir işaret verelim. Bizi biz yapan değerlerimizi sembolize etsin diye yerel/milli kıyafetimiz ile çektirdiğimiz bir fotoğrafımızı paylaşalım.
Bir fark oluşturalım. Önce biz olalım, millî olalım. Özümüzden küçük de olsa bir işaret verelim. Öz verelim.
Sen de yörene ait milli bir kıyafet ile çekilmiş bir fotoğrafını bizimle paylaş. Efeler, seymenler, yarenler, gakkoşlar, zeybekler, dadaşlar ve adını bile sayamadığımız daha bir çok erkek ve kadın yiğitler. Anadolu, karadeniz, trakya, marmara, ege, akdeniz yörelerimizin güzel insanları. İster geçmişte çektirdiğiniz bir fotoğraf olsun ister giyerek şimdi çektirin ister bir yakınınızın fotoğrafını koyun isterse fotoşop çalışarak oluşturun ama albümünüzde bize ait, özümüze ait küçük de olsa bir işaret olsun.
Nerede olursan ol, kim olursan ol ne işle meşgul olursan ol ama adam ol. Aslını özünü unutma. Dünyanın hercü mercinde kaybolma. Küresel dayatmaya boyun eğme. Küçücük bir fotoğrafla bile olsa aslına, geçmişine ve değişmez/eskimez değerlerine ait bir işaret ver.
Niyazi-i Mısri’nin dediği gibi:
“Vahdeti kesrette bulmak, kesreti vahdette hem,
Bir ilimdir ol ki kamu ilm‐ü irfân andadır.
Birliği çoklukta bulmak, çokluğu birlikte beraber,
Bir ilimdir ki, bu bütün ilim ve irfân ondadır…”
Selam sevgi ve saygılarımla
Allah’a emanet olunuz.
…
Prof. Dr. Mete Gündoğan
Bir yanıt bırakın